Nisandır İstanbul bana

Nisandır

 

İstanbul bana

 

İnsandır

 

Yunuslar bana

 

 

Yaşamı daha da anlamlı kılar

 

Hem nisan, hem İstanbul

 

Hem yunuslar, hem de insanlar

 

 

 

Çık bir bak hey dost

 

Laleler her yerde

 

Erguvanlar ise en güzel hallerine bürünmüş boğazda

 

 

Kuşlar yukarıdan

 

Yunuslar denizden göç ediyor

 

Farklı mavilikler içinde

 

Erguvanlar her iki göçe de şahit

 

Bir başka güzel be boğaz

 

 

Nisan en güzel aydır

 

İstanbul’da

 

 

İstanbul en güzeldir

 

Nisan ayında

 

 

 

Nisandır

 

İstanbul bana

 

 

7nisan2012

(Ankara’da nisan İstanbul’u özlemi içinde bir ben)

Fotoğraflar: Yıldıray Lise

Seviyorum la seni İstanbul!

Düşündüm neden bu İstanbul’u

Bu kadar çok seviyorum diye

En fazla beş günlüğüne bu sevgi

Sonra hemen kaçmak gerekiyor…

Anladım ki sevgimin nedeniymiş

Anılarım

Dostlarım

“an”lar

Çocukluğum

Nisan ayında rengarenk laleler

Boğazda erguvanlar

Yunus ve kuş göçleri

Tarihi Yarımadayı arşınlamak

Sultanahmet meydanı (tüm bileşenleriyle)

Mimar Sinan Eserleri

Süleymaniye camii

Zeyrek’ten aşağı

Fener ve Balat’ta dolaşmak

Pierre Loti veya

Ulus tepeden izlemek İstanbul’u

İstiklal Caddesi’nde günün her saaatinde yürümek

Kalabalıkta kaybolmak

Bir dosta rastlama olasılığı

Asya’dan tarihi yarımada ve gün batımını seyretmek

Bir de turuncu ayın oluşturduğu manzarayı

Boğazı yemyeşil kılan korular

Tekne ile boğaz turu (gündüz ve gece)

Boğazda kahvaltı

Şehir hatları vapuru  ile yolculuk

Martılara simit atmak

Sabah çayı ve gazete

Haydarpaşa Garı

Eminönü hanları ve sokakları

Prens adaları

Kuzeydeki ormanlar

Fener Rum Patrikhanesi

Kariye Müzesi

Kızkulesi ve martılar

Eski yalılar

Göremediğim yalı çapkınları

Seviyom la seni İstanbul!

17haziran2011 (Göreme – gece)

Fotoğraflar: Yıldıray Lise