Sen, benim çocukluğumdun!

Dut ağacından kaç kez

Düştüm bilmiyorum…

Sen, benim çocukluğumdun!

Mahalle maçları sonrası içtiğim soğuk su

Dinlediğim ilk masallar…

Sen, benim çocukluğumdun!

Komşu teyzeden salçalı ekmeğim

İlk okuduğum Cin Ali kitabım…

Sen, baldırı çıplak çocukluğumdun!

Dört nala koştuğum anlar

Hastalanınca göğsüne Vicks sürülen…

Sen,

Pamuk şekeri pamuktan yapılır sandığım çocukluğumdun!

15-16ocak2013

Çocukluğumun dut ağacında

Çocukluğumun dut ağacında

 

Tıka basa doyduk duta

 

Elimiz, yüzümüz yapış yapış

 

Bizse mutluyuz

 

Tırtıllardan önce dutlara

 

Ulaşmışız

 

*

 

Toprağa düşen dutlara

 

Yazık oldu deyip

 

Gülümserken

 

O dut ağacının tepesindeyiz

 

Sen ve ben

 

Ay yüzlüm!

 

11haziran2012

Dutlaaar yerim teyze

Bahçenizde dut ağacı var teyze

 

Gördüm

 

Bembeyaz olmuş dutlar

 

Ne güzel yenir onlar teyze

 

Yiyen yoksa gelir

 

Yerim ben teyze

 

 

Bahçenizde kırmızı dut ağacı var amca

 

Gördüm

 

Ağzımın suyu aktı

 

Gelip onları yerim ben amca

 

 

Haydi bahçelere girelim

 

İzin alıp teyzelerden, amcalardan

 

Dut ağaçlarının en üst dallarına çıkalım

 

Yiyelim, yiyelim

 

 

Düşelim ağaçtan

 

Yine çıkalım

 

Yiyelim

 

 

Her yanımız yapış yapış olsun

 

Gülelim hep birlikte

 

Birkaç tane de bahçe sahibine verelim

 

 

Koşa koşa gidelim sonra

 

Güneş batarken

 

Mutluluk içinde

 

“son” yazan jenerikte…

 

 

21haziran2011 (en uzun günün gecesi)

Dut ağacım

Dut ağacı

Hey dut ağacı,

uyan artık!

n’olur anlat bana çocukluğumu:

 

O yaramazlıklarımı

ilk aşkımı, yapraklarının altında

 

dutlarını ağzımızı şapırdata şapırdata yerken duyduğumuz hazzı

kahkahalarımızı anlat bana.

 

Hey dut ağacı,

dur dökme yapraklarını

biraz daha bekle

doya doya bakayım sana

ve geçmişime

bir gülümseme eşliğinde.

 

hey dut ağacı

sarmış tırtıllar her yanını

izin ver temizleyim onları…

 

unutmuşum

sen hiçbir misafirini kov(a)mazsın

 

Hey dut ağacı!

rüyalarımda konuşuyorum senle

sabah olunca

iş telaşı

yaşama telaşı

uçup gidiyorsun aklımdan…

 

Hey dut ağacım!

çık karşıma tekrar

yaşam anlam kazansın…

 

28 Temmuz 2010 (geceyarısı)