
(Fotoğraf http://payingattentiontothesky.com sitesinden alınmıştır.)
Bu sabah sevdiğim kadın şairlerden Birhan Keskin’in “tweet”inden öğrendim: Szymborska 88 yaşında ölmüş.
Kim mi o? Nobel ödülü almış Polonyalı bir kadın şair. Türkiye’de çok az şiiri bilinir ama beni hep etkilemiştir. Türkçe de okusam, İngilizce de okusam.
Aylar önce onunla ilgili bir yazı yazmak için oturdum ama yazamadım.
Ölünce yazmak gerekiyormuş.
Yıllar önce… 90’lı yılların sonunda tanıdım onu.
“ Tek bir anısı olmayan
Bir yığın günden biri ”
(Çeviri: Gündüz Vassaf)
Benim için de böyle bir gün olabilirdi ama o kitabı gördüm ODTÜ Arkadaş Kitabevi’nde!
Kitabın adı güzeldi: “Başlıksız Olabilir.” Sarı kapağını hala hatırlarım. Tek Türkçe basılmış kitabını aldım hemen. Bir çırpıda okudum. Hala okurum ara ara. 2002 ve 2003 yıllarında Gündüz Vassaf’ın Radikal Gazetesi’ndeki Uçmakdere köşesinde şiir çevirilerinde hatırladım.
Sanki şiirleri ben yazmışım gibi hissetmiştim. Tam benim tarzım demiştim. Her şiir bir hikaye anlatıyor aslında. O günden sonra ısındım ben şiire. Daha çok okumaya başladım. Bejan Matur, Haydar Ergülen, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Özdemir Asaf ve Birhan Keskin hayatımı sardı, sarmaladı. Şiire kestim ben. Hayatım şiir oldu. Gaza gelip şiir yazmaya geri döndüm. Yazar dururum işte.
Bunları yazarken gidip kitaplığımdan kitabı aldım içinden gazetelerden kestiğim şiir çevirileri de çıktı. Bir gülümseme yüzümde. Hatıralar…
Kitabı tekrar karıştırınca gördüm ki, en çok şu şiirini beğenmişim o zaman. İçinde bir umut saklayan, eleştiren şu şiiri…
Yüzyıl Sona Ererken
XX. yüzyıl geçtiğimiz yüzyılda daha iyi
olacaktı.
Ama artık vakti yok bunu kanıtlamaya,
yılları sayılı
adımları sallantılı
soluğu kısa.
Çok fazla şey oldu bitti
olmaması gereken,
gelecek olansa,
gelmedi.
Bahar ve mutluluğun eli kulağındaydı
tüm bunların yanısıra.
Korku, dağlardan ve vadiden ayrılacaktı
gerçek yalandan, daha çabucak
koşacaktı amaca doğru.
Birkaç afetse,
örneğin savaş,
açlık, vesaire
artık olmayacaktı.
Savunmasız olanların savunmasızlığı
güven ve benzeri
bir saygı içinde olacaktı.
Dünyadan zevk almak isteyen
gerçekleştirilemez bir görevle
kalır karşı karşıya.
Aptallık komik,
akıllılıksa neşeli bir şey değil.
Umut,
Değil artık o genç kız..
Et caetera, ne yazık ki
Tanrı en sonunda inanmalıydı,
iyi bir güçlü insana,
ancak iyi ve güçlü,
iki kişidir daima.
Bana mektubunda – nasıl yaşanır diye sordu,
aynı şeyi sormayı
düşündüğüm biri.
Tekrar, yine her zamanki gibi
yukarıda görülen
naif sorulardan
daha acil olanı yok.
“Başlıksız Olabilir.” Kitabı – Türkçesi: Neşe Taluy Yüce – Agnieszka Ayşen Lytko
“Başlıksız Olabilir.” kitabının arasında sararmış bir gazete yaprağında Cumhuriyet Kitap Eki’nde Cevat Çapan’ın Şiir Atlası köşesinden şu mısraları buldum:
“Bazı insanlar şiir sever
Bazı insanlar
Herkes değil anlamına geliyor bu…”
(Çeviri: Cem Taner)
Ben de o “bazı insanlar”dan oldum onun sayesinde. 🙂
Bir şair gidince bu dünyadan, bir yıldız söner sanki…
Şiirlerin hep okunsun, dilden dile dolaşsın hey bana şiiri sevdiren kadın.
2şubat2012 (bugün Dünya Sulak Alanlar Günü)
Daha fazla bilgi için:
Vikipedi sayfası: http://tr.wikipedia.org/wiki/Wislawa_Szymborska
Tuğrul Asi Balkar’ın hazırladığı dosya: http://siir.gen.tr/siir/w/wislawa_szymborska/index.html
Ekşi Sözlük: http://www.eksisozluk.com/show.asp?t=wislawa+szymborska
Paylaşmak isterseniz, hiç çekinmeyin!
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...